24 Mart 2010

“Milli eğitimden nefret etmek”


Bir ilkokul öğrencisinin, okula 'gitmek' ile 'gönderilmek' arasındaki farkı politik bir gözle
değerlendirmesi herhalde pek mümkün değildir. Hele hele konunun 'bir şeyler öğrenmek' ya da 'adam olmak' gibi şeylerle pek ilgisi bulunmadığını fark etmesi imkansıza yakındır. Bu nedenle de, Kurtuluş Savaşı'nın gerçekte olduğundan çok daha farklı bir şekilde hikaye edilmesinin 'bilgilendirme' değil, 'eğitilme' kaygısından hareketle ortaya çıktığını, asıl amacın üzüm yemek değil, bağcı dövmek olduğunu anlayamaz. Maruz bırakıldığı pek çok şeyi 'marifet yaptığı' düşüncesiyle sorgulamadan yerine getirir. Her sabah 'rahat', 'hazır ol' gibi askeri komutlara düşünmeden itaat eder. Ardından da, yeminler ede ede varlığını, özünden çok sevdiği Türk varlığına armağan eder, belli günlerde neşe dolar, belli günlerde de hüngür hüngür ağlar.

Serdar kaya
kaynak: www.derinsular.com/pdf/milli-egitimden-nefret-etmek.pdf

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder